8 özel performansı ile Jim Carrey
90'lardaki çıkışıyla komediye farklı bir soluk getiren, 2000'lerde her türün oyuncusu olabileceğini kanıtlayan Jim Carrey, kariyerine pek çok unutulmaz performans sığdırmayı başardı.
80'lerin ikinci yarısıyla birlikte sinemada irili ufaklı roller almaya başlayan Jim Carrey, Hayvan Dedektifi Ace Ventura ile bir anda aradığı çıkışı yapmış oldu. Gerek mimikleri gerekse vücudunu kullanışı ile hayli fiziksel bir komedinin peşinde olan Jim Carrey, alametifarikalarını kolaylıkla göstereceği rollerle bir yıldıza dönüştü. Fakat Carrey yalnızca bununla yetinmedi; özellikle 90'ların sonundan itibaren komedi türünün dışında da usta işi performanslar çıkarabileceğini kanıtlayacağı rolleri kovaladı.
Son yıllarda eskisi kadar aktif olmasa da, Carrey unutulmaz rollerin altına imzasını atmaya devam ediyor. Gelin, bugün itibarıyla 57 yaşını dolduran usta aktörün, onlarca başarılı performansı arasından kendisini özel kılan 8 role birlikte göz atalım.
The Mask (1994)
Jim Carrey, 90'larda kendi mizahına uygun karakterlere hayat vererek kariyerine büyük bir ivme kazandırmıştı. Bu dönemde Carrey için en doğru tercihlerden biri Stanley Ipkiss, diğer ismiyle Maske karakteri oldu. Film belki çok iyi bir uyarlama olmadı fakat Carrey uçarı karakterde yaptıkları ile akıllara kazındı.
A Series of Unfortunate Events (2004)
2000'lere gelindiğinde Jim Carrey çoktan farklı türlerde dolaşmaya başlamıştı bile. Talihsiz Serüvenler Dizisi'nin sinemaya uyarlanacağı belli olduğunda, kitapların ünlü kötüsü Count Olaf karakterine can vermesi için muhtemelen Jim Carrey'den başkası düşünülmemiştir. Usta aktör, absürt fakat bir o kadar da kötücül karakteri muazzam bir nüansla canlandırmayı başardı.
Liar Liar (1997)
Jim Carrey'nin en sevilen filmlerinden biri olan Liar Liar, ayrıca aktörün drama oyunculuğunda da başarılı olabileceğinin sinyallerini verdiği ilk yapımdı. Kağıt üzerinde bir komedi olan film, baba oğul ilişkisi üzerinden dramatik anlara da ev sahipliği yapıyordu.
I Love You Phillip Morris (2009)
I Love You Phillip Morris, kariyerini çoktan çeşitlendirmeyi başarmış Jim Carrey için bile çok da beklenmeyen bir roldü. Eski bir polis olan fakat gay olduğunu açıkladıktan sonra aile hayatını geride bırakan dolandırıcı Steven Russell'a can veren Carrey, Phillip Morris'i canlandıran rol arkadaşı Ewan McGregor ile samimi bir uyum yakalamıştı.
The Cable Guy (1996)
Ben Stiller'ın ikinci uzun metraj yönetmenlik deneyimi olan The Cable Guy, yayınlandığı dönemde yerden yere vurulmuştu fakat yıllar geçtikçe film belli bir hayran kitlesi yaratmayı başardı. Bunda kuşkusuz filme adını veren karakteri canlandıran Carrey'nin katkısı büyüktü. Kanıt isteyenler filmin ünlü karaoke sahnesine göz atabilir.
Man on the Moon (1999)
Televizyon tarihinin en aykırı komedyenlerinden Andy Kaufman'ın hikâyesinin anlatıldığı Man on the Moon'da, erken yaşta hayatını kaybeden komedyeni onunla aynı doğum gününü paylaşan Jim Carrey canlandırır. Carrey, tanıdık bir karakterde kariyerinin en iyi oyunlarından birini verir.
The Truman Show (1998)
Jim Carrey'i biraz da küçümseyerek oyuncuya sulu komedyen yaftasında bulunanların bile fikrini değiştiren bir yapım oldu The Truman Show. Muazzam bir senaryo ve rejiyle birlikte Carrey, sadece kariyerinin değil, 90'lı yılların en değerli performanslarından birine imza attı ve kariyerini farklı türlerle çeşitlendirme yoluna girmiş oldu.
Eternal Sunshine of the Spotless Mind (2004)
Evet, Carrey 2000'lerle birlikte farklı türlerde filmler çekmeye başlamıştı fakat kimse ondan bilim-kurgu ögeleri olan fantastik bir aşk hikâyesinde, Kate Winslet ile başrolleri paylaşmasını beklemiyordu. Charlie Kaufman'ın senaryosuna imza attığı ve yönetmen koltuğunda Michel Gondry'nin oturduğu film, günümüzde kültleşmiş bir yapımsa bunda Carrey ve Winslet ikilisinin performanslarının büyük katkısı bulunmakta.